Merhaba. G-Dragonnun Coup D'etat klibi yorumunun üzerine bu sefer de T.O.P. Doom Dada ile yine birlikteyiz. Klibi ilk izlediğimde Aman Allahım ne yapmış bu? demiştim. Ama biraz daha dikkatle izlediğimde aslında kendi dünyasından bahsettiğini fark ettim. Siz de T.O.P.nin dünyasına girmeye hazır mısınız?
Arkadaki lambaları görüyor musunuz? Sizce neye benziyor? Kocaman bir duş başlığını andırmıyor mu? Evet, T.O.P. için de böyle ve bize diyor ki kulaklarınızın pasını müziğimle yıkayacağım.
Gorilin mikrofonu bulduğu sırada T.O.P. "Bütün küçük çocuklar köşesine gitsin" diyor. Kim bu küçük çocuklar? Elbette yeni yetişen ve düşüncesizce müzik yapan rapçiler. Damak tadını değiştirecek şarap uzmanıyım demesi boşuna değil. Çünkü T.O.P. müziğin gerçek tatlarından biri.
Rap yapmayı tek gözü kapalı olsa bile yapabileceğini (bir işi gözü kapalı yapmak deyimi gibi) anlatmaya çalışan T.O.P.de bu işte ne kadar usta olduğunu söylüyor. Ayrıca yanındaki kadın heykelleri ve oturduğu koltuğa baksanıza, tam bir kral değil mi?
Siyah tülün altında bir sürü insan var. Onlar müziğini dinleyen kişiler. Ayrıca şarkının sözlerinde uykuda olan bir ruhtan bahsediyor. Yani ruhlarımızın hala uyuduğunu ve bu şarkıyla ruhumuzun uyanacağını söylüyor.
Heyecanlı ruhlara sahip iskeletler sürekli bir yerlere koşuyor.
Ama T.O.P. bir zebranın üzerinde ve onlara yol gösterecek. Zebranın üzerindeki çizgiler yaya geçidini andırmıyor mu?
Ayrıca zebraların çizgileri kendilerine özgüdür, tıpkı bizim parmak izlerimiz gibi. Yani T.O.P.nin müziği de kendine özgüdür, taklit edilemez.
Duvardaki tabloda ve yanında bulunan erkek geyikle kendi erkeksiliğini vurgulamak istemiştir. Şarkı sözünde bahsettiği Jean-Michel Basquiat dünyaca ünlü bir ressamdır ve grafiti sanatçısı olarak başlamış ve zamanla yaptığı tablolarda dışavurumcu tablolar çizmiştir. Kendisinin Basquiat gibi olduğunu söyleyen T.O.P., onun zorlu ama başarılı hayatına vurgu yapmıştır.
Şarkıda bahsedilen Pinot Noir çok seçkin bir şaraptır, içimi kolay ama ağızda bıraktığı tat çarpıcıdır.
T.O.P. şarapla şarkısını özdeşleştiriyor. Dinlemesi kolay ama etkisi oldukça çarpıcıdır. Zaten kendisi de şarabı içtikten sonra da değişim göstermiyor mu?
O silah sesleri de ne? Yoksa bütün yeni yetme rapçiler öldü mü? Elbette hayır. Sadece çevremizde yer alan kuru gürültüleri T.O.P. müziğiyle yok etti.
Bilinmedik bir ormanda olan T.O.P. korkusuz olduğunu ve kaçmayacağını anlatıyor. Ayrıca yeni repçilerin daha yolun başında olduğunu söylüyor.
T.O.P.nin ne kadar eğlenerek motosiklet kullandığına dikkat ettiniz mi? Kendinden emin bir şekilde motorun üstünde şekilden şekle giriyor. Ama koca kafalı çocuk da bir o kadar korkuyor. Bu çocuk diğer rapçileri temsil ediyor.
Zirveye ulaşmak için zorluklar yaşadığını, bir nevi evrim geçirdiğini anlatmaya çalışan T.O.P. Başlarda kendisinin de bir goril (yeni başlayan rapçi) olduğunu söylüyor.
T.O.P. o bıyıklarda ne? dediğinizi duyar gibiyim. T.O.P. burada Salvador Dalíye, dünyaca ünlü İspanyol ressam, gönderme yapıyor. Çünkü Dalinin de bıyıkları böyleydi. T.O.P.de Dali gibi dünyaca ünlü bir sanatçı olmak istiyor.
Gizli bir ormanda koca kafalı çocuğu almış yürüyen T.O.P. yeni rapçilere rehberlik edeceğini gösteriyor.
Kitle iletişi araçlarından bahseden T.O.P. yeni repçilerin iletişim araçlarıyla kendisine saldırmasından ve idol kültürü ve şirketlerin eğitimsiz rapçiler yetiştirdini söylüyor.
İdol kültürünün özgür iradeyi kaldırdığından bahseden T.O.P. kendisinin özgür iradeyle şarkı yapabilen nadir kişilerden olduğunu söylüyor. Gorilin mikrofonu kırması da medya ve şirket baskısından kurtulduğunun bir sembolüdür.
T.O.P. kendisini taklit etmeye çalışan ve beynini değil sadece ağzını kullanan diğer rapçilerle ne de güzel dalga geçmiş.
Mantar bulutu, savaşı temsil etmektedir. T.O.P. idol kültürü yerine sanat özgürlüğüne izin verilmesine, Kore müzik kültüründe medyanın kontrolünün kaldırması istemektedir.
Aslan Kralı izleyenler iyi bilir Hakuna Matatanın ne demek olduğunu. Merak etme, endişelenecek bir şey yok demektir. T.O.P. toplumun ve medyanın kontrolden kurtulacağını ve kendi tarzını ve sesini gizlemeyeceğini anlatmak istiyor.
İlk sahneye geri döndük. Artık kulaklarımızın pası T.O.P.nin sesi ve şarkısıyla yıkandı değil mi?
Neden Dada?
Dadaizm, I. Dünya Savaşı yıllarında başlamış kültürel ve sanatsal bir akımdır. Dada Dünya Savaşının barbarlığına, sanat alanındaki ve gündelik hayattaki entelektüel katılığa karşı bir protesto olmuştur. Mantıksızlık ve var olan sanatsal düzenlerin reddedilmesi Dada'nın ana karakteridir. Dadaistler savaşın temel nedeninin burjuva milliyetçiliği ve sömürgeci çıkarları olduğuna inanırlar. Dadacılar zamanla gerçeküstücülüğe (sürrealizm) yönelmişlerdir. Dadaizmi savunan sanatçılar arasında Salvador Dalí ve Jean-Michel Basquiat de vardır.